Alevilik Araştırmaları dergisinde, Alevi ve Sünnilerin benzerliklerine dikkat çekilip, “Alevi-Sünni ayrımında; din adamları, devlet içinde odaklanmış çıkar grupları, geçmişten gelen tarihi miras etkili” denildi. Dergide Aleviler, devlet tarafından yok sayılmaktan şikâyet ederken, topluma yanlış tanıtıldıklarına da vurgu yapıyor.
İlk sayısı bu ay çıkan Alevilik Araştırmaları dergisinde yer alan çalışmada, Alevi ve Sünnilerin benzer kültürleri, yaşam şekilleri anlatıldı. Çalışmada, Alevi ve Sünnilerin benzerliklere sahip olmalarına karşın ekonomik, sosyal, psikolojik ve dinsel nedenlerden dolayı ayrım yapıldığına dikkat çekildi. Çalışmada, Alevi-Sünni evliliklerine karşı gelindiği, yapılan evliliklerin bir süre sonra aileler ya da baskı nedeniyle bozulabildiği de ifade edildi. Çalışmada çocukların okul ortamında Alevi olduklarını sakladıkları kaydedildi.
ALEVİLERE KIZILBAŞ SÜNNİLERE YEZİT
• Sünni köyünde yaşayanlar Alevilere “Kızılbaş”, Alevi köyünde yaşayanlar da Sünnilere “Yezit” demektedir.
• Nevruz Bayramı, Alevilere göre Hz. Ali’nin doğduğu ya da Hz. Fatma ile evlendiği gün, Sünnilere göre bahar bayramı.
• Muharrem ayında Aleviler matem orucu tutup aşure yaparken, Sünniler Nuh’un Gemisi’nin tufandan kurtuluşu için aşure hazırlıyor.
• Alevilerde dini nikâhı “dede”, Sünnilerde “imam” kıyıyor.
• Her iki mezhepte elma semboldür. Düğün evindeki bayrak sopasının ucuna elma takılır. Alevilerde elma ilahi ve gizli, Sünnilerde “cennet meyvesi” olarak ifade edilir.
• Alevi ve Sünnilerde eşiğe basmak uğursuzluktur. Alevilerde eşik Ehl-i Beyt’i temsil eder.
• Kutsal sayılan kırmızı/kızıl, ak/beyaz ve yeşil ev ve kıyafetler başta birçok yerde ağırlıklı olarak kullanılır. Üç, yedi ve kırk rakamları da düğün-doğum ve ölüm âdetlerinde kendini gösteriyor.